444 3 703

Frengi Nedir? Frengi (Sifiliz) Belirtileri Nelerdir?

 

Frengi cinsel yolla bulaÅŸan bir enfeksiyon hastalığıdır ve tıp dünyasında sifiliz olarak da bilinir. Tarihin derinliklerinde kök salmış olan hastalık hala dünya genelinde görülmekte ve önemli bir saÄŸlık sorunu oluÅŸturur. Frengi belirtileri ve seyriyle oldukça karmaşık bir hastalıktır. “Frengi nedir? Nasıl bulaşır? Tedavi yöntemleri nelerdir?” gibi soruların yanıtlarını ve daha fazlasını sizler için derledik.

Frengi Hastalığı Nedir?

“Sifiliz nedir?” sorusu merak edenler için ÅŸu ÅŸekilde yanıtlanabilir: Bir diÄŸer adı frengi hastalığı olan sifiliz genellikle cinsel iliÅŸki yoluyla bulaÅŸan ve treponema pallidum adlı bakterinin sebep olduÄŸu bir enfeksiyon hastalığıdır. Hastalığın erken evrede teÅŸhis edilmesi tedavi sürecini kolaylaÅŸtırırken tedavi sürecinin ihmale uÄŸraması durumunda ciddi saÄŸlık problemlarına neden olabilir.

Sifiliz Nasıl Bulaşır?

Peki sifiliz nasıl bulaşır? Cinsel yol ile bulaÅŸma sifilizin en yaygın bulaÅŸma yöntemidir. Taze lezyonların salgıları, meni ve vajinal sıvılar gibi beden sıvıları bulaÅŸmada etkilidir. DiÄŸer önemli bir bulaÅŸma yolu ise anneden bebeÄŸe geçme ÅŸeklidir. Bebek doÄŸum esnasında veya anne karnındayken mikrop alabilir. Kan transfüzyonu ile de frengi bulaÅŸabilir ancak bu durum oldukça nadirdir çünkü günümüzde tüm kan bağışçıları sifiliz açısından kontrol edilmektedir. Ayrıca sifiliz bakterisi kan bankası depolama koÅŸullarında 24 saatten daha fazla yaÅŸayamaz. Sifiliz hastalarının kiÅŸisel eÅŸyalarını kullanmak da hastalığın yayılmasına sebep olabilir. UyuÅŸturucu bağımlıları arasında ortak iÄŸne kullanımı sonucunda hastalık bulaÅŸabilmektedir. İlk yıl enfeksiyon oldukça bulaşıcıdır ve %90'a varan geçiÅŸ oranı bulunmaktadır daha sonra bu oran azalmaya baÅŸlar ve dördüncü yılın sonunda genellikle tamamen biter.

Frengi Belirtileri Nelerdir?

Enfeksiyonun belirti göstermesinden önce ortalama 21 gün (3-90 gün) bir kuluçka süresi vardır.

Frengi belirtileri 4 aÅŸamada ilerler:
  • İlk aÅŸama: Hastalığın bulaÅŸtığından genellikle bir veya daha fazla lezyon genital bölgede görülür. Yaralar hastalığın bulaÅŸtığı yerde 10 ile 90 gün içinde görünür hale gelir. En yaygın olarak cinsel iliÅŸki ile geçtiÄŸi için genellikle genital bölgelerde görülür. Fakat rektumda, anüste, dilde, ağızda, dudakta ve vücudun diÄŸer herhangi bir yerinde de sifiliz belirtileri görülebilir. Bu ilk yaranın adı ÅŸankrdır. Åžankr; aÄŸrısızdır, serttir, deriden kabarıktır ve zamanla ülsere dönüÅŸebilir, merkezi çökük hale gelir ve akıntılı olur. Bu ilk lezyon genellikle 1 ile 5 hafta içinde kendiliÄŸinden iyileÅŸir ve ülser kaybolur.
  • İkinci aÅŸama: Bu aÅŸama ilk sifiliz belirtilerinden birkaç ay sonra baÅŸlar. Vücutta pembe veya kırmızı renkte döküntüler görülür ancak bunların kaşıntısı yoktur ve birden çok bölgede ortaya çıkar. 2 ile 6 hafta boyunca devam eder. Sifilizden kaynaklanan bu döküntüler isilik benzeri küçük lekeler, siÄŸiller biçimindeki genital ve kasık bölgesi lezyonları, ağız içinde beyaz plaklar, bozuk para büyüklüÄŸünde batık plakalar ve avuç içi ile ayak tabanında hafif kabarıklıklar ÅŸeklinde olabilir. Bu döküntülerin hepsi bakteri içerir ve hastalığı bulaÅŸtırabilir. Bu aÅŸamada hasta baÅŸ aÄŸrısı, boÄŸaz aÄŸrısı, ÅŸiÅŸmiÅŸ lenf bezleri, grip benzeri semptomlar, ateÅŸ, yorgunluk, halsizlik ve genel vücut aÄŸrıları yaÅŸar. EÄŸer tedavi edilmezse hastalık üçüncü evreye ilerler.
  • Üçüncü aÅŸama: Bu sürece genellikle sessiz dönem denir. Hastalık bu dönemde ilerlemeye devam eder fakat belirti göstermez. Sifiliz testleri pozitif sonuç verirken bu evre birkaç yıl sürebilir. Üçüncü evre iki alt döneme ayrılır: Erken latent dönem ilk iki dönemden sonraki bir yıl boyunca devam eder ve hastalığın en bulaşıcı olduÄŸu zamanıdır. Geç latent dönemde ise hastalar hastalığı az bulaÅŸtırır ancak hamile kadınlarda bebeklere geçme riski vardır. Bu evrede tedavi edilmeyenler hastalığın dördüncü ve son evresine girebilir.
  • Son aÅŸama: İlk enfeksiyondan aylar veya hatta yıllar sonra baÅŸlayan bu evrede sifiliz ilerlemeye devam eder. GeliÅŸmiÅŸ ülkelerde nadiren görülen bu son evrede sifiliz iç organlara zarar verir. Beyin ve sinir sistemini etkileyerek göz, kalp ve damar hastalıkları ile karaciÄŸer, kemik ve eklem rahatsızlıklarına yol açabilir. Frenginin neden olduÄŸu iç organ hasarları öyle ciddidir ki ölümcül olabilir. Bu aÅŸamada yaygın belirtiler arasında ciltte, kemiklerde ve iç organlarda görünen ÅŸiÅŸlikler (gumma), kalp-damar problemleri, körlük, beyin hasarı, sinir sistemi hasarı nedeniyle zayıflık, yürüyüÅŸ güçlüÄŸü, denge sorunları, hafıza bozuklukları, hezeyanlar, deliryum ve idrar kaçırma yer alır.

Frenginin ÇeÅŸitleri Nelerdir?

Frengi dört aÅŸamada belirlenir: primer, sekonder, latent ve tersiyer. Her aÅŸamasında farklı semptomlar ve bulgular vardır.

  • Primer frengi: Frenginin ilk aÅŸamasıdır ve bulaÅŸtıktan sonra ortaya çıkar. Genellikle enfeksiyonun ilk temas noktasında bir yara (ÅŸankr) oluÅŸur. Bu yara genellikle genital bölgede, anüs etrafında veya içinde ya da ağızda görülür.
  • Sekonder frengi: Sekonder frengi hastalığın baÅŸlangıcından itibaren 2 ile 8 hafta sonrasında döküntülerle belirgin hale gelir. Bu döküntüler genellikle elin avuç içleri ve ayak tabanlarında kırmızı-kahverengi lekeler ÅŸeklinde görülür. Döküntüler acısız ve kaşıntısızdır. Bu evrede hastalar çok bulaşıcı olabilir.
  • Latent frengi: Latent frengi aÅŸamasında herhangi bir semptom veya belirti yoktur. Ancak tedavi edilmezse hastalık devam eder. Latent evre bir yıl kadar sürebilir ya da 5 ile 20 yıl arasında deÄŸiÅŸebilir.
  • Tersiyer frengi: Tedavi edilmeyen durumlarda frengili hastaların %15-30'unda geç aÅŸama veya tersiyer frengi komplikasyonları görülür. Tersiyer frenginin ortaya çıkması 10 ile 30 yıl sürebilir. Bu evrede hastalık beyin, sinirler, gözler, kalp, damarlar, kemikler ve eklemlerde hasara yol açabilir. Gom adı verilen lezyonlar geliÅŸebilir. Frengi kalbi ve damarları etkilediÄŸinde aort geniÅŸleyebilir, sızdırabilir veya koroner arter hastalığı oluÅŸabilir. Tersiyer frengi çok ciddi ve ölümcül bir hastalık olabilir.
  • Sifilizden Kaynaklanan Nörosifiliz: Sifilizin yol açtığı beyin, beynin zarları ya da omurilik iltihabıdır. Bu durumun belirtileri arasında yürüyüÅŸ zorlukları, ellerde, ayaklarda ve bacaklarda uyuÅŸma, bilinç karışıklığı, konsantrasyon zorlukları gibi düÅŸünceyle ilgili sorunlar, depresyon ve stres gibi ruhsal problemler, baÅŸ aÄŸrısı, epilepsi krizleri, boyunda sertlik, idrar kaçırma problemi, titreme ve halsizlik bulunabilir.

Frenginin Nedenleri Nedir?

Sifilize Treponema pallidum adındaki bir bakteri sebep olur. Bu bakteri genelde cinsel aktivite sırasında kiÅŸiye geçen frengi yarası veya mukoza dokuları vasıtasıyla bulaşır. Sifilizin neden olduÄŸu etmenler aÅŸağıdaki gibidir:

  • Sifiliz en çok cinsel iliÅŸki yoluyla bulaşır. Enfekte biriyle ile cinsel iliÅŸkiye giren saÄŸlıklı kiÅŸiye vücut sıvıları veya lezyonları üzerinden bakteri geçebilir.
  • Nadiren de olsa sifiliz enfekte olan kiÅŸilerin kanı veya diÄŸer vücut sıvıları ile temas sonucu bulaÅŸabilir. Bu durum genellikle enfekte olmuÅŸ iÄŸneler veya enjektörlerin paylaşıldığı durumlarda meydana gelir.
  • Hamilelik veya doÄŸum sırasında sifiliz hastası olan bir annenin bebeklerine bakteri geçebilir. Bu durum doÄŸum sonrasında bebekte belirtiler görülmesine neden olabilir.

Frengiden Korunmak İçin Hangi Önlemleri Almak Gerekir?

Frengiden korunmanın en iyi yöntemi cinsel teması tamamen engellemektir. Kondom kullanımı, frengi dahil diÄŸer cinsel yolla bulaÅŸan hastalıklardan korunmada büyük rol oynar. Frengili kiÅŸilerin teÅŸhisinin konması ve tedavisinin yapılması hastalığın kontrol altına alınması için çok önemlidir.

Frengi Nasıl Teşhis ve Tedavi Edilir?

Sifiliz teÅŸhisi için kan ve varsa yara testleri uygulanır. Sifiliz testleri aktif bir sifiliz hastalığının bulunduÄŸunu gösterirken Treponema palliduma özgü testler kiÅŸinin hayatının herhangi bir döneminde sifilize maruz kaldığını gösterir. Peki sifiliz testi nedir? Sifiliz testi bireyin sifiliz adı verilen cinsel yolla bulaÅŸan bir hastalığa sahip olup olmadığını belirlemek için kullanılan bir tarama yöntemidir. Bu test genellikle kan örneÄŸi alınarak gerçekleÅŸtirilir ve laboratuvar ortamında incelenir. Sifiliz, tedavi edilmediÄŸi takdirde ciddi saÄŸlık sorunlarına yol açabilen bir bakteriyel enfeksiyondur. Bu nedenle risk altında olan kiÅŸilerin düzenli olarak sifiliz testi yaptırması önemlidir.

Sifiliz kendiliÄŸinden düzelen bir hastalık olmadığından mutlaka doktora baÅŸvurulmalı ve tedavi süreci baÅŸlatılmalıdır. Sifiliz tedavisi için antibiyotikler kullanılır ve bu ilaçların reçetesiz alınması mümkün deÄŸildir. Antibiyotikle yapılan tedavi hastanın saÄŸlığını iyileÅŸtirirken aynı zamanda sifiliz etkeni ve toplumda hastalığın yayılmasını da önler. Tedavi edilmeyen sifiliz hayatı tehlikeye atabilecek ciddi bir rahatsızlık olabilir. Sifilizin tedavisi genellikle kalça üzerinden enjeksiyon ya da oral antibiyotik kullanımı ile gerçekleÅŸir. Hastalığın seviyesi ve ne kadar süredir devam ettiÄŸi tedavinin türünü ve süresini belirler.

Özellikle korunma saÄŸlanmadan gerçekleÅŸen cinsel temastan sonra genital veya ağız bölgesinde herhangi bir yara oluÅŸumu durumunda doktora baÅŸvurulmalıdır. Ancak sifilizin farklı evreleri farklı belirtiler gösterebilir. Latent evrede belirti olmayabilir. Bu sebeple cinsel iliÅŸkiden sonra risk altında olduklarını düÅŸünen kiÅŸilerin herhangi bir belirti olmasa bile doktora baÅŸvurup gerekli testleri yaptırmaları gereklidir.

KAYNAK: https://www.mayoclinic.org/diseases-conditions/syphilis/symptoms-causes/syc-20351756

SIK SORULAN SORULAR

İdrar yaparken yanma veya aÄŸrı, penisten beyaz, sarı veya yeÅŸil renkte yoÄŸun akıntı, anüs bölgesinde kaşıntı, akıntı ya da kanama, testislerde ÅŸiÅŸlik ve aÄŸrı, anal bölgede yara enfeksiyonları erkeklerde sifilizin belirtileri arasındadır.

Frengi cinsel yolla bulaÅŸan bir hastalıktır ve kadınlarda çeÅŸitli belirtilerle kendini gösterebilir. Bu belirtiler ilk evrede genellikle enfeksiyonun baÅŸlangıcından 10-90 gün sonra genellikle aÄŸrısız yara ortaya çıkar. İkinci evre frengi genellikle deri döküntüleri ve mukoz membran lezyonları ile karakterizedir. Bu döküntüler genellikle ellerin ve ayakların altında görülür. DiÄŸer belirtiler arasında halsizlik, ateÅŸ, saç dökülmesi, baÅŸ aÄŸrısı, kas ve eklem aÄŸrıları bulunur. Üçüncü evre frengi belirtileri ise nörolojik veya kardiyovasküler komplikasyonlar gibi daha ciddi saÄŸlık sorunlarını içerebilir.

Sifiliz, korunmasız cinsel iliÅŸkiye giren herkes ve her yaÅŸ grubunda görülebilir. Sifilize en çok rastlanan gruplar; frengili kiÅŸilerle cinsel iliÅŸkiye girenler, birden fazla cinsel partneri olanlar, korunmasız seks yapanlar, sifiliz lezyonlarına temas edenler ve baÅŸka bir cinsel hastalığı bulunanlardır.

DoÄŸumsal frengi, hamilelik esnasında anneden fetüse geçen frengi hastalığına verilen isimdir. Bu durumda doÄŸan bebekler genellikle kemik hasarı, ağır anemi, karaciÄŸer ve dalak büyümesi, sarılık, görme ve iÅŸitme kaybı, menenjit ve cilt döküntüleri gibi belirtiler gösterir.

Frengi eÄŸer tedavi edilmezse son derece ciddi hale gelebilir ve uzun vadede hayatı tehdit edebilir. Riskli bir cinsel iliÅŸki yaÅŸadıysanız bir saÄŸlık profesyoneline baÅŸvurup frengi ve HIV testlerini yaptırmanız önemlidir.

Frengi sinir sistemine etki edebilen bir hastalıktır. Tedavi edilmediÄŸi takdirde ileri safhalarda sinir sisteminin de etkilenmesine neden olarak nörolojik semptomlara yol açabilir.

Sifilizli hastaların üçüncü evresinde gom adı verilen tümör benzeri yapılar ortaya çıkabilir. Gomlar deride, kemiklerde, karaciÄŸerde veya diÄŸer organlarda görülebilir. Antibiyotik tedavisi ile genellikle yok olurlar. Ancak, gomlar kanseröz bir yapıya sahip deÄŸildir.

Hem frengi hem de HIV tedavi edilmediÄŸi takdirde tehlikeli ve yaÅŸamı tehdit eden hastalıklardır. Frengi tamamen iyileÅŸebilirken, HIV tedavisi hayat boyu süreklilik gerektirir. HIV ilaçları, hastaların saÄŸlıklı bir yaÅŸam sürdürmelerini mümkün kılar.

Frengili bir hastanın genital bölgesindeki yaralar, genital bölgedeki diÄŸer infeksiyonların yanı sıra HIV enfeksiyonunun da kolaylıkla yayılmasını saÄŸlayabilir.

EÄŸer kadın hamileyken enfekte olursa veya zaten enfekteyken hamile kalırsa ve tedavi edilmezse, bu durum fetüs için ciddi bir risk oluÅŸturur. Hamilelik düÅŸük, ölü doÄŸum ya da bebekte konjenital sifiliz olarak bilinen ağır bir enfeksiyonla sonlanabilir.

Web ve Tıbbi Yayın KuruluGüncellenme Tarihi: 26.10.2024 13:14Yayınlanma Tarihi: 10.01.2024 12:34
Yorum Ekle


KATEGORİLER