“Distoni nedir?” sorusu vücudun istemsiz hareket etmesi gibi durumlarda akıllara gelen ve merak edilen konulardan biridir. Aslında bir motor bozukluk hastalığı olan ve esansiyel tremor ile Parkinson’dan sonra en sık karşılaşılan distoni, anormal duruÅŸ veya yavaÅŸ tekrarlayan hareketler ile karakterize bir durumdur. İstemsiz kasılma ve bükülmeye (dönme hareketlerine) yol açan bu rahatsızlık, ani vücut hareketleri gibi öngörülemeyen durumlara neden olur. Göz, boyun, bacak, kol ve el gibi tek bir alanda baÅŸlayarak aÄŸrıya neden olan istem dışı kas hareketleriyle herhangi bir vücut bölgesini etkileyebilir. Distoni bir nörolojik sendrom olarak sınıflandırılır ve hiper kinetik motor bozuklukları kategorisi altında incelenir. Konu hakkında merak edilenleri ve bilinmesi gerekenleri sizler için derledik.
Distoni, Parkinson ve essansiyel tremor hastalıklarının ardından en yaygın motor bozukluk rahatsızlığı olmasına karşın genelde halk tarafından pek bilinmemektedir. ÇoÄŸunlukla yetiÅŸkinlerde görülse de bazı durumlarda genç hastalar ve çocuklarda da ortaya çıkabilir. YetiÅŸkinlik döneminde baÅŸlayan distoni genellikle vücudun tek bir bölgesini etkilerken, çocukluk çağında baÅŸlayan distoni daha çok vücudun birden çok bölgesini etkileyebilir. İstemsiz kasılmalarla karakterize olan distoni, zaman zaman bükme hareketlerine neden olur ve bu da vücut postürünün bozulmasına yol açabilir. BaÅŸka bir ifadeyle distoni durumunda geliÅŸen kasılma ve bükülmeler; kolları, bacakları, gövdeyi, başı, yüzü ve ses tellerini etkileyen titremelere neden olabilir. ÖrneÄŸin, istemsiz boyun kası kasılmaları kiÅŸinin başını kontrolsüz bir biçimde eÄŸmesine neden olabilir. Yüz kaslarının kontrol dışı kasılması sonucunda birey farklı yüz ifadeleri ya da göz kırpmaları yapabilir. Çene etkilendiÄŸinde ise konuÅŸma problemleri meydana gelebilir.
Distoni iki ayrı grupta değerlendirilir:
Distoni, yaÅŸa bakmaksızın herhangi bir dönemde ortaya çıkabilir; bu çocukluk ya da yetiÅŸkinlik olabilir. Erken evrede baÅŸlayan distoni genellikle vücudun tek bir bölgesinde (kol veya bacak gibi) görülür ve zamanla diÄŸer bölgelere de yayılabilir. Belirli semptomlar egzersiz yaparken, stres seviyesi yükseldiÄŸinde veya günün belirli saatlerinde daha belirgin hale gelebilir. YetiÅŸkinlerde distoni genellikle boyun ve yüz kaslarını etkiler ancak vücudun diÄŸer kısımlarında da belirtiler gözlenebilir. Distoni vücutta etkilediÄŸi bölgelere göre sınıflandırılır. Bunlar:
“Distoni nedir tıp literatüründeki alt tipleri nelerdir?” sorusu da merak edilen konulardan biridir. Distoni alt tipleri aÅŸağıdaki gibidir:
Distoninin kesin nedeni uzmanlar tarafından tam olarak bilinmese de durumun beyinde bulunan ve kasların kasılmasına yardımcı olan bilgileri iÅŸleyen bazal ganglia adlı bölgenin sorunlu olmasıyla iliÅŸkili olduÄŸu düÅŸünülmektedir. Hastalığın beyindeki nörotransmiterlerdeki anormallikler sonucunda meydana geldiÄŸi varsayılmaktadır. Ancak distoni zekâ ya da biliÅŸsel düÅŸünce ve zihinsel saÄŸlık problemleri ile baÄŸlantılı deÄŸildir. Bu konuda yapılan araÅŸtırmalarda distoniyle baÄŸdaÅŸtırılan bir dizi genetik mutasyonun varlığını ortaya koymuÅŸtur.
Distoninin ilk belirtileri çocukluk döneminden (genellikle 5-16 yaÅŸ arası) yetiÅŸkinliÄŸe kadar her yaÅŸta görülebilir.
Distoni belirtileri genellikle yavaÅŸ baÅŸlar. Hastalar ilk olarak el yazılarının bozulduÄŸu fark eder. Bunun yanında ayaklarda kramp hissi yaÅŸanabilir veya daha belirgin ÅŸekilde ayağın kontrolü kaybedilebilir, kasılmalar yaÅŸanabilir. DiÄŸer distoni belirtileri ise ÅŸöyledir:
Distoni tedavisi için doÄŸru tanının konulması önemlidir. Genellikle kendiliÄŸinden ortaya çıkan distoninin tanısı için hastanın doktora baÅŸvurması gerekir. Bu aÅŸamada hastanın durumu deÄŸerlendirilir, rahatsızlığın ne zamandan beri devam ettiÄŸi, hangi yaÅŸta baÅŸladığı, vücutta hangi bölgelerin etkilendiÄŸi, hastalık belirtilerinin aniden mi ortaya çıktığı ve zaman içinde durumun kötüye gidip gitmediÄŸi detaylarıyla araÅŸtırılır.
Farklı klinik problemlerin var olup olmadığını da kontrol edilerek nörolojik muayene uygulanır. Bazı durumlarda ek laboratuvar testleri ve radyolojik görüntüleme gerekebilir. Hafif veya erken evre distoni genellikle tanı almaz ancak belirtiler ciddi hale geldiÄŸinde tanı konabilir. Distoniyi tetikleyen durumun olması halinde ilk olarak altta yatan bu durum tedavi edilir. Ek olarak hastanın rahatlamasına yardımcı olan çeÅŸitli ilaçlar da kullanılabilir. Tıbbi tedaviye yeterli yanıt alınamadığında periferik veya merkezi cerrahi tedavi seçeneÄŸi düÅŸünülür.
Distoni egzersizleri de distoni tedavisinde önemli bir rol oynar. Distoninin neden olduÄŸu kas spazmlarını ve anormal hareketleri hafifletmeye yardımcı olmak için kullanılırlar. Egzersizler, distoninin semptomlarını yönetmenin ve yaÅŸam kalitesini iyileÅŸtirmenin etkili bir yoludur. Ancak, distoni egzersizleri tek başına bir tedavi yöntemi deÄŸildir. Distoninin altta yatan nedenine baÄŸlı olarak ilaç tedavisi, botulinum toksini enjeksiyonları veya cerrahi müdahale gibi diÄŸer tedaviler de gerekli olabilir. Distoni egzersizlerinin faydaları ise ÅŸöyledir:
KAYNAK:
https://www.mayoclinic.org/diseases-conditions/dystonia/symptoms-causes/syc-20350480
https://www.turkiyeklinikleri.com/journal/pediatri-dergisi/1300-0381/
https://www.turkiyeklinikleri.com/journal/noroloji-ozel-konular/82/issue-list/tr-index.html
Elde edilen verilere göre İngiltere'de 70.000, Amerika'da ise 300.000'den fazla kiÅŸi distoniden muzdarip. Yapılan bazı araÅŸtırmalara göre de Türkiye'de distoni prevalansının 100.000 kiÅŸide 15-20 civarında olabileceÄŸini tahmin edilmekte. Distoni her yaÅŸtan insanı etkileyebilse de en sık orta yaÅŸ ve ileri yaÅŸlarda görülmektedir.
Distoni genellikle yetiÅŸkinlerde görülürken bazen çocuklarda da ortaya çıkabilir. Çocuklukta baÅŸladığında vücudun birçok bölgesini etkileyebilir, yetiÅŸkinlikte ise genellikle sadece vücudun belirli bir bölgesini etkiler.
Distoni bazen stres, boyun tutulması veya psikolojik bir rahatsızlık olarak algılanabilir, psikolojik distoni olarak adlandırılabilir. Psikolojik faktörler bazen hastalığın ana nedeni olabileceÄŸi gibi bazı durumlarda hastalığın ortaya çıkmasını tetikleyen bir faktör görevi de görebilir.
Distoniyi önlemek için saÄŸlıklı besinler tükettiÄŸinizden emin olun. Demir açısından zengin olan kırmızı et, tavuk, balık, fasulye, kuruyemiÅŸler, tohumlar ve tam tahıllar vücudunuzun güçlü kalmasına yardımcı olacaktır. Ayrıca, düzenli egzersiz yapmak kas tonusunu ve gücünü artırarak distoni geliÅŸtirme riskini azaltabilir. Egzersiz, kasların tonusunu ve kuvvetini geliÅŸtirerek distoni riskini azaltmaya yardımcı olabilir. Ayrıca, alkol ve kafein gibi maddelerden uzak durmanız önemlidir çünkü bu bileÅŸenler yorgunluÄŸa ve sinirliliÄŸe sebep olarak distoniyi ağırlaÅŸtırabilir. Son olarak duygusal saÄŸlığınıza dikkat etmek önemlidir çünkü stresli durumlar, distoniye tetikleyici olarak iÅŸlev görebilir.
Distoniye neden olan hastalıklar oldukça farklıdır ve genellikle belirli bir neden tespit edilemez. Ancak bazı durumlarda parkinson, huntington, wilson, kombine koreoatetozis, tardif diskinezi, blefarospazm, servikal distoni, spastik distoni, kistik fibrozis, nöroakantositoz tip 2 distoniye sebebiyet verebilir. Bu hastalıkların bazıları genetik olabilirken diÄŸerleri çevresel faktörlerle tetiklenebilir. Ancak distoninin kesin nedeni genellikle belirlenemez ve nadiren tek bir faktöre baÄŸlanabilir. Beyin hasarı, ilaç kullanımı, enfeksiyonlar, metabolik bozukluklar ve nörotransmitter bozuklukları da distoniye yol açabilecek etkenler arasında bulunabilir.