Erteleme Hastalığı Nedir?

22 / TEM
2024

Erteleme hastalığı, günümüzün sık karşılaşılan ancak genellikle göz ardı edilen bir durumdur. Çoğu insan yapmaları gereken işleri sürekli olarak erteleyerek zamanlarını verimsiz bir şekilde geçirir. Bu durum kişinin işlerini son ana bırakmasına, stres ve endişe yaşamasına ve genel olarak yaşam kalitesinin düşmesine yol açabilir. Tıp literatüründe procrastination hastalığı olarak geçen erteleme alışkanlığı, zaman yönetimi becerilerini olumsuz etkileyebilir ve uzun vadede kişisel ve mesleki hedeflerin gerçekleştirilmesini engelleyebilir. Bu yazıda, erteleme hastalığının nedenlerini, etkilerini ve bu alışkanlıktan kurtulmanın yollarını sizler için derledik.

Erteleme Hastalığı Sebepleri Nelerdir?

İşlerin mükemmel olması gerektiği düşüncesiyle, başlamadan önce sürekli olarak işin detaylarını düşünme eğilimi erteleme hastalığı nedenleri arasındadır.  İşin yapılmasını gerektiren motivasyonun zayıf olması veya işin getireceği sonuçların yeterince tatmin edici olmaması, işleri sıraya koymakta veya zamanı etkili bir şekilde kullanmakta güçlük çekme, hangi işin öncelikli olduğunu belirleme konusunda kararsızlık yaşama, stresle başa çıkma ve işleri yönetme konusunda yetersizlik, daha az çaba gerektiren, anlık zevk veren aktivitelerin tercih edilmesi, başarısız olma korkusu, eleştirilme endişesi veya başka belirli endişeler de diğer nedenlerdendir. 

Erteleme Hastalığı Belirtileri Nelerdir?

Erteleme hastalığı belirtileri aşağıdaki gibidir:

• İşlerin Sürekli Olarak Ertelemesi: Yapılması gereken işleri sürekli olarak ileri bir tarihe ertelemek veya son ana bırakmak.
• Sürekli Bahaneler Bulma: İşe başlamadan önce veya sürecin içinde sürekli bahaneler üretme (örneğin, "şimdi uygun değil", "daha iyi bir zamanda yaparım").
• Zamanı Etkili Kullanamama: Önceden belirlenmiş zaman çerçevelerini veya zaman planlarını sürekli olarak aşma veya işleri zamanında tamamlamakta zorlanma.
• Dikkat Dağınıklığı: İşe başlamadan önce dikkat dağınıklığı yaşama veya iş sırasında kolayca dikkatin dağılması.
• Stres ve Kaygı: İşlerin son ana bırakılması sonucu oluşan stres, kaygı ve endişe hissetme.
• İşlerde Kalite Düşüklüğü: İşleri son ana bırakmanın sonucunda işlerde kalite düşüklüğü yaşama veya işlerin yarım bırakılması.
• Özgüven Kaybı: Sürekli olarak işleri ertelemek veya tamamlamakta başarısız olmanın getirdiği özgüven kaybı yaşama.

Bu belirtiler bireyden bireye farklılık gösterebilir ve ertelemeye olan eğilimdeki kişinin yaşam kalitesini, iş performansını ve genel mutluluğunu olumsuz yönde etkileyebilir.

Erteleme Hastalığı Kimlerde Görünür?

Erteleme hastalığı herkes tarafından yaşanabilen bir durumdur, ancak bazı kişilerde daha belirgin ve sık görülebilir. Genellikle şu kişilerde daha yaygın olarak gözlemlenebilir:

• Perfeksiyonistler: İşleri mükemmel yapma arzusuyla sürekli olarak detayları düşünen ve bu nedenle işe başlamada güçlük çeken kişiler.
• Kararsızlar: Önceliklerini belirlemekte zorlanan ve hangi işe başlamaları gerektiği konusunda sürekli tereddüt yaşayan kişiler.
• Motivasyon Sorunu Olanlar: Yapılacak işin motivasyon verici olmaması veya sonucun tatmin edici olmayacağı düşüncesiyle işi sürekli olarak erteleyen kişiler.
• Zaman Yönetimi Zorluğu Çekenler: Zamanı etkili kullanmakta güçlük çeken ve işleri zamanında planlayıp tamamlamakta sorun yaşayan kişiler.
• Stresle Başa Çıkma Sorunu Olanlar: İşleri son ana bırakarak stres ve kaygı yaşama eğilimi gösteren kişiler.
• Dikkat Dağınıklığı Yaşayanlar: Kolayca dikkatinin dağılmasına ve işe odaklanmakta zorlanmasına rağmen işleri tamamlamakta ertelemeye eğilimli olan kişiler.

Bu gruplar genel eğilimler olmakla birlikte, ertelemeye yatkınlık her bireyde farklı seviyelerde görülebilir ve yaşam tarzı, kişisel özellikler ve çevresel etkenler de bu eğilimi etkileyebilir.

Erteleme Hastalığı Tedavisi ve Başa Çıkma Yöntemleri Nelerdir?

Tembellik ve erteleme hastalığını tamamen yok etmenin tek yolu bulunmaz ancak bu alışkanlıkları azaltmak ve daha etkili bir şekilde yönetmek için birkaç etkili yöntem bulunmaktadır. Erteleme hastalığı tedavisi için ilk adım, ertelemeyi fark etmek ve nedenlerini anlamaktır. Kendi davranışlarınızı gözlemlemek ve hangi durumlarda veya hangi düşüncelerle ertelediğinizi belirlemek önemlidir. Yapılacak işleri öncelik sırasına koymak ve hangi işin ne zaman tamamlanması gerektiğini net bir şekilde belirlemek önemlidir. Öncelikleri belirlemek, daha kontrollü bir şekilde zamanınızı yönetmenize yardımcı olabilir. Büyük veya karmaşık işleri küçük parçalara bölerek başlamak ve adım adım ilerlemek, işe başlamayı ve devam etmeyi kolaylaştırabilir.

Günlük, haftalık veya aylık planlar yapmak, zamanınızı etkili bir şekilde kullanmanıza yardımcı olabilir. Zaman yönetimi araçları ve teknikleri (örneğin Pomodoro Tekniği gibi) kullanmak da faydalı olabilir. İşlerin mükemmel olması gerektiği düşüncesiyle aşırı zaman harcamaktan kaçınmak ve kabul edilebilir bir düzeyde işleri tamamlamak önemlidir. Yapılacak işin sonucundan veya başarısından motive olacak şekilde düşünmek, işe başlama motivasyonunu artırabilir. Ayrıca, işleri parçalara bölmek ve her parçayı tamamladığınızda kendinizi ödüllendirmek de motivasyonu artırabilir. İş arkadaşları, aile üyeleri veya bir danışman gibi destekleyici kişilerden yardım almak ve ertelemeyi azaltmaya yönelik stratejiler geliştirmek önemlidir.

KAYNAK: https://www.verywellmind.com/the-psychology-of-procrastination-2795944

SIK SORULAN SORULAR