Menopoz belirtilerinin tamamen ortadan kalktığı dönem genellikle başlangıcından 2 ile 5 yıl sonra çoğu kadın için HRT kullanmayı bırakma zamanıdır (bu süre bazen daha da uzayabilir). Tavsiye edilen yöntem, birdenbire bırakmak yerine, HRT dozunu aşamalı şekilde düşürmektir. HRT'yi bıraktıktan sonra menopoz belirtilerinizin tekrar ortaya çıkabileceğini unutmayın ancak bu belirtiler genellikle birkaç ay içinde geçecektir.
Östrojen ve progesteron kadınların yumurtalıklarında oluşan hormonlardır.
Östrojen, vücudun pek çok işlevinde rol alır. Bunlar arasında rahim iç duvarını kalınlaştırarak potansiyel olarak döllenmiş bir yumurta için alan hazırlaması; vücutta önemli bir kemik yapıcı mineral olan kalsiyumun kullanımını düzenlemesi; sağlıklı kan kolesterol seviyelerinin korunmasına yardımcı olması; vajinanın sağlıklı kalmasını sağlaması ve osteoporozun önlenmesine katkısı bulunur.
Progesteron da vücudun pek çok işlevinde yer alır. Bunlar arasında rahimi döllenmiş yumurtanın yerleşimine hazırlamak ve hamilelik sürecini korumak; kan basıncını düzenlemek ve ruh hali ile uykuyu iyileştirmek bulunur.
Tedavi sürecinde ilaçların düzenli olarak ve doktor kontrolünde kullanılması önemlidir, kendi başına başlanmamalı veya bırakılmamalıdır. İlaç kullanımı sırasında periyodik olarak doktor ziyaretleri yapılmalıdır. Kontroller ilk etapta 3. ve 6. ayda daha sonra ise yıllık takip şeklinde gerçekleştirilmelidir. Düzenli meme muayenesi yapılmalı ve şüpheli bir durumda derhal doktora başvurulmalıdır. Mamografi çekimleri düzenli olarak yaptırılmalıdır. Vajinal kanama durumunda jinekoloğunuza danışmanız gerekmektedir.
Hormon tedavisinin en yaygın spekülasyonlarından biri bu ilaçların kanser oluşumuna neden olduğu iddiasıdır. Bu iddiası doğrultusunda, hormon tedavisinin uzun süreli kullanımından kaçınılmaktadır. Hormon replasman tedavisi ve kanser ilişkisine dair yapılan araştırmaların genel bir değerlendirmesi şu şekildedir. Hormon replasman terapisi ile yumurtalık kanseri arasında herhangi bir bağlantı bulunmamaktadır. Ayrıca bu tedavi rahim kanseri riskini de yükseltmez, çünkü uygulanan hormon ilaçlarının içinde progesteron hormonu mevcuttur ki bu da rahim kanserini engelleyici bir etkiye sahiptir. Hormon tedavisinin meme kanseri riskini hafifçe artırabileceği düşünülse de bu durum genellikle 5 ya da daha uzun süreli kullanım sonrasında görülebilir. Yürütülen araştırmalar, hormon tedavisinin yeni bir meme kanseri oluşturmadığını göstermiştir ancak var olan ve gizli boyutlarda kalan meme kanserlerinin erken evrede ortaya çıkmasını tetiklemektedir. Gizli meme kanserinin erken aşamada belirlenmesi aslında tercih edilen bir durumdur, böylece çok uzun süreler boyunca gizli kalıp vücuda yayılacak olan kanser dokusunu daha erken tespit etme imkânı doğar.